Bir de firca ve fircayla olan surus onemli.

yağlı bir cildiniz varsa ve parlıyorsa öncesinde parlamayı azaltıcı bir primer sürebilirsiniz.
Onun haricinde beauty blender vb. süngerlerle nemli olarak uygulayınca daha düzgün bir görüntü oluyor bence,fırça ya da elle sürmeye göre.

Renk konusunda da bol renk seçeneği olan bir markanın mağazasına giderseniz en yakın rengi bulurlar bence.
Örneğin make up for ever uhd fondötenlerin renk skalası çok geniş,yapıları da cok yoğun değil.Kapatıcılığı istediğiniz gibi ayarlamak mümkün ürün miktarı ile.

Beauty blender'la uyguluyorum çok doğal duruyor. Ama uzun vadede zararı olur mu bilmem cilde bayağı işliyor çünkü...

Lisa eldridge'nin fondötenler hakkındaki serisini izle.
Öncelikle nasıl bir cildin var yağlı karma vs.
Nasıl bir yoğunluk istiyorsun hafif mi yoksa yüksek mi?
Cilt alt tonun nedir?
Bir de her fondöten in farklı uygulanış biçimleri var ama coğu ıslak süngerle güzel dağıtılıyor.
Bir de fondöten seçerken gün ışığında çenenden boynuna gelecek bir çizgi şeklinde koyup bakmak gerek tam rengin olup olmadığını görmek için.
Lisa videolarının birinde söylüyordu yüzü daha kırmızı ama boynu sarı olduğu için sarı alt tonlu br ürün kullanıp kızarıklarını kapatıyormuş.
Gözeneklerinin tıkandığını hissediyorsan bir de baz kısmı da önemli on es geçme.
Bunların dışında ön hazırlık aşaması da cakey durmamasını sağlayabiliyor. Güzel temizlenmiş ve nemlenmiş bir cilde uygulamalısın, Cildine düzenli aralıklarla peeling vs yapmalısın. ölü derilerde kabuk kabuk gözükebiliyor.
Bir de wayne gross bir videosunda bir kaç damla yağ karıştırmak cilde daha güzel emilmesini sağlar demişti.
son olarak sanki cildin yağlı ve pudra bitişli ürünler mi kullanıyorsun. Ben mesela pudra bitişli ürünlerin hiç birini sevemedim şahsen bende çok cakey duruyor.

Mac' te deneye deneye doğru rengi bulabilirsiniz. Oradaki yetkililer çok iyi anlıyor bu isten. Ben findoten kullanmiyorum ama goz altı kapaticimi bu sekilde almistim.

tahminimce günde az su iciyrsun, fondtendeki en önemli kriter bence saglıklı cilt. cildin ne kadar nemli, saglıklı ve gerginse o kadar güzel duruyor. ıslak bitisli fondotenler secip, sabitleyiciler ile pudralı görünümünü azaltmak da istedigin görüntüyü elde etmene yardımcı olabilir.

Ben fondöten ya da ten ürünü kullanmıyorum ama hobi amaçlı çok fazla makyaj videosu filan izliyorum yani kendi tecrübem olmasa da belki faydası olur diye yazmak istedim. Bu videolarda fondötenin oturması için önce gözeneklerin daha küçük gibi görünmesini sağlayan pore filler/ minimiser bazlar kullanıyorlar. Bu bazlar genelde silikon içerikli maalesef ancak parlamayı da engelliyor, cildi matlaştırıyor. Daha sonraeğer cilt tonunda eşitsizlik varsa (tek tük kızarıklık) concealer ile pıt pıt minik minik kapatıyorlar. En son fondöteni güzel bir makyaj süngeri ile uyguluyorlar. (Real techniques f/p olarak iyidir, Beauty blender çok pahalı).Tabi fondöteni bir de sabitleme kısmı önemli, bunun için de translüsent hd pudralar var ve bunu uygulayıp o görüntüyü elde ediyorlar. Hatta ve hatta ''baking'' denen bir şey var, translüsent pudrayı bol bol sürüp bekletip fazlasını siliyorlar filan. Tabi ürün kısmı deneme yanılma, genelde en beğenilen fondotenler Guerlain ya da Dior ürünleri oluyor ki çok pahalılar tabi :D Daha uygun fiyatlı olarak da Yves Rcoher ürünlerini deneyebilirsiniz oradaki Pure Light fondöten de bayağı fazla övülen ürünlerden.

-Pore küçültücü olarak da en çok kullanılan ürün; Nyx pore filler,

-fondötende de en beğenilen ürün genelde guerlain lingerie de peau fondöten,

- Hd pudrada da Gurlain ya da Shiseido bayağı popüler ama ben 15 tl lik muadil tavsiyesi vereyim Rossmann'dan Catrice Translusent Pudra çok ucuz ama çok güzel. Bunu denediğim için gönül rahatlığı ile tavsiye ederim 100 tl baymaya gerek yok hehe.

Edit: düzelttim :)

Ben shiseido uv protective kullanıyorum nemli beauty blender ile yayarak,çok doğal duruyor sanki no make up make up yapmışım gibi.

Açılın ben geldim! Aynı sorundan muzdarip biri olarak tecrübelerimi yazıyorum.

1. Nemlendirici: Bu olmazsa olmaz. Mutlaka önceden uygula ve cildin emmesini bekle.
2. Baz: Ben tüm yüze baz uygulamayı sevmiyorum. Gözenekler üzerine uyguluyorum. Bu alanda kral Benefit Porefessional'dır. Küçücük şeye o kadar para veremem diyorsan da NYX Pore Filler. Fakat muadil denilen hiçbir ürün birebir olmuyor tahmin edersin ki. Gözenek bazlarının genelde fondoten öncesinde uygulanması tavsiye edilir. Fakat ünlü makyözler ince bir kat fondoten+gözenek bazı+ince bir kat fondoten şeklinde sandöviç yapıyorlar. Bu yöntem daha iyi ama her gün kullanıma uygun değil tabii ki.
3. Fondoten: İlk aşamayla burası arasında en az bi 15 dk olsun. Kat kat uygulama yaparken mutlaka cildin hepsini emmesini beklemelisin. Eğer çok yağlı bir cildin yoksa mat fondotenlerden uzak dur derim. T bölgem yağlı olduğu için yıllarca matlaştırıcı fondoten kullandım ve yanaklarımda hep o cakey görüntü oldu. Ben en iyi sonucu fondotenin içine kuru yağ kullanarak alıyorum. (Nuxe veya Caudalie) Kapatıcılığı azaltıyor ama kesinlikle fondotenin çok doğal durmasını sağlıyor. Uygulama aparatı olarak da en iyi sonucu kaşık fırçalardan alıyorum. (Nascita veya Mac) Eğer fondotenine yağ karıştırmayacaksan ıslak sünger de iyidir. (Beauty Blender, H&M veya Yves Rocher)
Fondoten seçiminde Gratis, Watsons çalışanlarına pek güvenme. Mümkünse ürünü yüzüne uygulattıktan sonra bi yarım saat dolan. Oksitleniyor mu, parlama yapıyor mu, güneş ışığında nasıl duruyor bi bak. Uygun fiyatlı olarak en memnun kaldığım Max Factor Lasting Performance. Make Up For Ever Ultra HD çok iyidir; Diorskin Star mükemmeldir. O dediğin ipeksi görüntüyü bununla sağlayabilirsin diye düşünüyorum. Böyle pamuk gibi çok güzel bir ürün. MUFE'yi bulman zor olabilir ama geri gelecek Sephora'lara. Renk seçeneği çok fazla olduğu için gelince mutlaka bak.
4. BB-CC: Fondoteni bırakıp, bunları kullanmayı çok istedim ama ben de bir türlü uygun ürünü bulamadım. Missha Perfect Cover'dan memnun kalmıştım. Az renk seçeneği var; mutlaka güneş ışığında bak. Diğer ürünleri grimsi duruyor pek tavsiye etmem. Bir de şu sıralar kullandığım beni çok şaşırtan bir ürün var. Anneme hediye aldığım Diadermine LIFT+BB Mousse. Yaşlanma karşıtı olduğu için gözenekleri, çizgileri çok güzel dolduruyor. Altına baz kullanma ihtiyacı duymuyorum. Kapatıcılığı pek yok ama çok hoş, pamuksu bir duruşu var.
5. Pudra: Bunu sürekli kullanmıyorum, sadece özel günlerde. MUFE Ultra HD ve Mac Prep+Prime transparan pudraları iyidir. Ama en iyisi NARS Reflecting. Uygun fiyatlı olarak da Essence All About Matte. Sadece transparan önerdim çünkü normal pudralar beni yine keke çeviriyor. Toz değil, sıkıştırılmış olsun. Transparan pudralarda elinin ayarının çok hafif olması lazım. Flaş ışık altında bembeyaz parlama riski var ama bu NARS'ta olmuyor.

Sabitleyici sprey kullanıyorsan da NYX Dewy tarzı matlaştırmayan bir sprey öneririm. Bunların haricinde düzenli peeling ve bol su şart.

Öncesinde nemlendirici uygulamak ÇOK önemli. Sonucu inanılmaz etkiliyor.

dessy + 1

Aynı sorunu yıllarca yaşadım. Tenimle aynı renk fondöten bile üstüme kum serpmişim gibi duruyordu.

Öncesinde yoğun krem sürüyorum. Cildim karmadan kuruya döndü. Shisedo'nun uv'lisinden kullanıyorum ben de. Ya hemen öncesinde öncesinde krem sürüyorum ya da elimde kremle karıştırıp sürüyorum. Elimde kremle karıştırınca daha açık bir to oluyor. Ten rengimden çok sağtırmamaya çalışıyorum. Eskiden de nemlendiriyordum, bu sefer abandım diyeyim. Süger ve fırça çok işe yaramadı bende. Daha çok duvara sıva yapmışım gibi oldu.

Bir de fondöten 7-8 ayı geçince kalitesizleşiyor. O zaman ne yaparsan yap, öyle duruyor.

Bir de ayda veya 1.5 ayda bir cilt bakımı yaptırıyorum. O cilt kalitesini çok değiştirdi bende. Ondan beridir fondöten kullanımını azalttım. O görüntü de cilt bakımı ile de azaldı.

Sadece pudra kullanıyorum, daha fresh bir görüntüsü oluyor. Fondöten başlı başlına ağır geliyor bana zaten, sevmiyorum.

@peggy ben de pudrayı daha sık kullanıyorum ama birbirinden bağımsız birkaç kişi uyardı, pudra kullanma kırışıklık yapar dedi. Sonra araştırdım biraz, hakikaten internette bu konu ile ilgili pek çok yorum, yazı vs. gördüm. Ben de diğer ürünlere yönelmeye başladım dolayısıyla.

Edit: Benim cildim düzenli olarak nemlendirici kullandığım halde çok kuru, pudra daha çok kurutuyor. O yüzden söylenenlere hak verdim.

@köstebek, pudra niye kırışıklık yapsın ki, hiç duymadım ben:/

öncesinde cildini nemlendirirsen bir şey olmaz. belki kırışıklıkları daha fazla gösterebilir (kuru cilde uygularsan), bu kırışıklık yapıyor diye algılanmış olabilir.
ben sanmıyorum ki ekstradan bir kırışıklığa neden olsun..

Çok küçük ve tatlı değil.
Daha zevkli olduğunu düşünürdüm :)

sevgili köstebek, çocuklardan vazgeçip döşü kıllı erkek istersen haber ver.
öptüm.

Kucağına alıp seveceksen, elinle besleyip ciciler giydireceksen tatlı tabii ^^

Erkek değil ama bu. Oğlan. Çocuk.

sevgili göstebeh.

bir ERRRKEAAKKK değil.

sadece erkek.
öptüm ;)

bildiğin çirkin itici hatta
erkeğim bana öyle gelmiş olabilir tabi.

bunun neresi erkek, neresi tatlı?
tüysüz yahu...

çocuk ama

Genelde döşü kıllı, maço, deli yürek, vb erkek sevmem. 10 yıl önce belki tipim olabilirdi ama şu an çok tıfıl göründü. Yaşım gereği olabilir. "18 var, değil mi" diyesim geldi.

Tek başına dururken boyunu pek bilemiyorum da, uzun boylu çocuk gibi geldi diyeyim o zaman.

köstebek bence savunmaya geçme.... come to the realm of kıllı döş... come my child....

değil, babasını tercih ederim.

ben beğendim ya tam tipim

Beyfendinin adı ne?

sevimli ama kız gibi.
erkek dediğinin döşü kıllı olur diyen biri değilim ama ben bile böyle düşündüm.

Daha önce de yazmıştım sanırım benzer yorum ama tekrar edeceğim. Türk kadınları genelde kıllı,sakallı erkeklerden hoşlanıyor.Ben de bu adam gibi kumral,mavi gözlü, az kıllı,temiz yüzlü tayfadanım.Bu erkek tipinin bu kadar yakışıklı olmayanı diyebilirim kendim için.Türkiyede bunların mağlesef alıcısı az.Ha bir de bu tip erkeklerin bebekleri güzel oluyor :)

Gerçekte olan: encrypted-tbn3.gstatic.com

bence de cok cekici. erkeklerin anlam verememesi normal; 'nedense' kendilerini tum turk kadinlarinin killi ve esmer erkek sevdigine inandirmak istemisler. gercegin oyle olmadigini duyunca pek hoslarina gitmiyor.
benim icin renkli goz bir kistas degil ama sarisin ve tuysuz olunca etkileniyorum.

sırf sizin icin demin banyoya girdim ve sakalları kestim.

Saç ta kestirip pir u pak olacagım

Sam bu yahu, bizim Sam, simple olan.

Afsgdhfj filmin adını yanlış hatırlamıştım, Simon'mış :( imdb.com

sevgilinle bi ifşa bekliyorum köstebek, senin sevgilini çok merak ediyorum ne kadar bu adama benziyor diye

şu an tatlı olabilir ama bu tipler yaşlanınca çok çöküyor diyorlar, o yüzden bilemedim

12 yasinda misin?

@köstebek ben de böyle bebek yüzlüleri seviyorum. bence de çok tatlı.

Modern sayilmaz ama.hiroshige ustaya bir bak istersen.

Modern olsun.diyorsan da kandinsky diyorum.

hah! kandinsky tam istediğim gibiymiş. teşekkür ederim.

kazimir malevich ve bir nebze fikret mualla

Kandinsky diyorum ben de.

Zero akimindan heinz mack var lakin tanimiza pek uymuyir ama yine de bakin isterim :)

kandinsky demeye gelmiş idim.

@birdahagelincealinannick tabii ki, buraya yazabilirsin istiyorsan.

www.instagram.com

rene magritte

supernatural

sarışık erkek ve yakışıklı kombinasyonu diyince aklıma hep sawyer gelir. lost izle. ama sonu bombok bir yere çıkıyor.

Supernatural'ı da Lost'u da izledim maalesef.

sarışın yakışıklı der demez benim de aklıma ilk sawyer geldi. ama madem izledin once upon a time - prince charming diyorum ismiyle müsemma.

@in vino veritas Once Upon a Time'ı da izledim sırf Prince Charming için. Hatta Merlin'i bile izledim asgfsf (King Arthur'ın yüzü suyu hürmetine). Şimdi de Tyrell Wellick için Mr. Robot'u izliyorum ama kesmiyor, fazla göstermiyorlar adamı :/

lost izlerken jack yerine sawyer a bakan kadinlar...

normal tabii, efendi adam jack e bakacak degiller ya..

bill skarsgard'ın oynadığı hemlock grove vardı ama izlemedim.

@koşun lan mevzu var piç ya da efendi olması hiç önemli değil. tek kriterim sarışın ve yakışıklı olması. ister ezik olsun isterse kafadan kontak. yeter ki gözümü doyursun.

@kahoan Hemlock Grove'u da hatim ettim. 19-20 kez izlemişimdir herhalde, benim Bill Skarsgard'a marazi derecede tutkun olduğumu bilmeyen yoktur :(

mesajim lost onerenlereydi kurabiye hanim

1- younger. içinde "çok" yakışıklı olmasa da hoş biri genç biri olgun iki adam var.
2- you're the worst. bence başroldeki çocuk çok tatlı.
3- arrow. yine başrol. yine çok tatlı ama onun hikaye beni sarmamıştı hiç.
4- shameless. Lip ve Kev kalp ben.
5- new girl. nick. açık kumral diyelim. ama tatlı.

vikings

@miss mağara kadını younger ve you are the worst ilgimi çekti biraz, onları izleyeceğim teşekkür ediyorum.
@bason vikings'i de izledim.

@konuşma ben konuşuyorum daha bitirmedim aaa true blood vardı değil mi! iyi hatırlattın. başlayacaktım ona ben, unutmuşum.

aynen Alexander Skarsgård abimiz var
ama galiba ilk sezondan sonra yok mu ne?

buffy'de spike vardı saçları platin sarısına boyalı. ben çok beğenirdim. ama dizi eski ve spike ana karakter değildi.

Türk dizilerini izleyin.

Supernatural demeye gelmiştim, izlemişsin. Mr. Robot diyeyim dedim, onu da izliyormuşsun.

Suits diyeyim o zaman, başrollerde 2 sarışın abimiz var, bolca takım elbise de içerir:p

sons of anarchy

aşk-ı memnu
gümüş

@adramelekhh türk dizilerinde yakışıklı ve sarışın adam ne arar? hangi kanalı açsam esmer, sakallı, at hırsızı kılıklı tiplerle karşılaşıyorum. memlekette kıvanç'tan başka doğru düzgün sarışın adam yok. varsa da ben bilmiyorum (türk dizilerinden elimi eteğimi çekeli uzun süre oldu, yeni oyuncuları pek tanımıyorum).

shameless - lip
bates motel - Dylan (karakteri de tipi de on numero)

Yüksek sosyete ben şu Mert Dolunay için arada bakıyorum. Bence tatlı:)

www.haberler12.com

www196.lunapic.com

diğer işler: www196.lunapic.com

aradığın kelime 'dekupe'

Katıksız birer yavşak olduklarını düşünüyorum. O insanlara katılmamakla doğru bir iş yapıyorsun, kötü hissetme.

Cehennemde onlar için özel bir yer var.

Ben yaparım bunu genelde ama dalga geçmekten ziyade olağandışı bir şey görürsem onu bozmamak için.
Mesela çok çekingen ya da ciddi birini şarkı söylerken görürsem söylemeyi kesmesin diye kaş göz işaretleriyle gösteririm.

@hey sen ordaki eheh evet, bana birisi kaş göz edince direkt bön bön bakıyorum zaten. "anlamadım, noldu?" şeklinde bir surat ifadesi takınıyorum. genelde iş yerimdekiler pek hoşlanmadıkları bir kişi ortama girdiğinde bu hallere giriyorlar. benden de onlara ortak olmam bekleniyor ama ben utanıyorum. kendime yakıştıramıyorum. sonra da bu kişiler beni yadırgıyor haliyle, benimle iletişimleri azalıyor gitgide.

neyse, şu an iş yerimdekilerin benimle iletişiminin az ya da çok olması benim açımdan önemli değil ama ben bu durumu şu ana kadar girdiğim her ortamda yaşadım ve sonrasında o ortama yabancılaştım. o yüzden sorma gereği hissettim, bende mi problem var acaba diye. bir de benim gibi başkaları var mı öğrenmek istedim açıkçası.

Dedikodu amaçlı bakışmalardan çok rahatsız olurum, zaten beceremem, bakma diyorlarsa mutlaka bakarım, sessiz söylerlerse sesli soruyorum ister istemez:)) Senin yaptığın doğru bir şey.

mimiklerin söylediğin şekilde kullanılmasindan ben de çok rahatsız olurum ve utanirim. biri böyle bir şey yaptığında onla göz teması kurmaktan kaciniyorum, yaptığı şeyi görmezden geliyorum.

Mimiklerle aram iğrenç değil, az-çok birtakım mimiklerden anlıyorum ama okeyde eşimin ne yaptığını anlamam mesela. Adam okeye dönüyormuş, gözler kasları kopmuş gibi fıldır fıldır bir şeyler yapıyor, ağız hayali bir sakızı çiğneyip tükürüyor gibi bir şeyler yapıyor. Ne bileyim, karşımdaki sanki yüz felci geçiriyormuş gibi hareketler yapınca bana bir gülme geliyor. Hatta okeyde öyle yapılmasını kınıyorum, hileymiş gibi geliyor ama konumuz okey değil tabii ki.

Sevilmeyen bir kişi geldiğinde hani kısa bir of-puf hareketi yapılır, zaten o tek bakışlık bir nefes alma verme hareketi ya da gözünü kırpmadan 'Kurtar beni' bakışıdır o. Baştan aşağı süzmeler, gözle yiyip bitirmeler, sana kaşla gözle yüz felci geçiriyorcasına dedikodu yapmalar çok rahatsız ediyor beni. 'Arkasından konuşmak için gitmesini de bekleyemedin' diyesim geliyor. Bu hareketler tabii ki arkadaşlığı güçlendirir. Eğer iki kişi de bu şekilde dedikodudan ve anlaşmadan hoşlanıyorsa onlar yakında sıkı fıkı olur, aralarından su sızmaz. Yanlış ya da doğru diyemem ama içime sinmiyor.

Şu anda da seni ve karşı tarafı bilmiyoruz ki! Belki gerçekten mimik cahili olduğun için kınıyorlardır, belki kötü niyetlilerdir ve onların drama dolu sosyal yaşantılarına kaş gözle katılamadığın için yargılıyorlardır. Beden dili, mimiklerden anlama alışkanlıklarla gelişen bir şey. Geçen gün bir Hintli ile konuşuyordum, bir öneride bulundum ve karşımdaki boynundaki kafasını tutan vidalar gevşemiş gibi kafasını lımbır lımbır sağa sola sallamaya başladı. Biraz bizdeki 'Ya bilemedim, kararsız kaldım' derkenki başı sağa sola sallama gibi ama boyun eklemlerini yağla biraz, aynı öyle. Aha şöyle
chroniclesofasingaporeanindiangirl.files.wordpress.com
Meğer bu Hintlilerin onaylaması imiş, bana olur demek istemiş. Bu tür şeyler öğrene öğrene oluyor; ne kadar çok maruz kalırsan o kadar çok anlamaya başlıyorsun sanırım.

Erkeğim ben ama çok şaşırdım. En fazla 5. Avrupa da yolda yürüse kimse bakmaz buna yahu. Bayağı sıradanmış. O yüzden biz Türk erkekleri erkeksi geliyoruz buradaki kadınlara, siz de böyle aarışınları seviyorsunuz. Garip

Bu seneki eurovisionda estonya adina katılan çocuk değilse onun klonu falan olabilir. Ya da benaslindayohum'un dedigi gibi işte klasik kuzey Avrupalı tipi. Ben de 5 veriyorum, erkegim

6

İstersen ev arkadaşımın instagramini atayim:) Adam Romanyalı bundan daha iyi ya asdfasf

@krem peynir, ama bu 26 yaşında? bence yeterince yetişkin eheh.

güzel çocuk. ama kız gibi güzel.

Ya ben 25 yaşındayım yani benden büyük ama bana da ergen gibi geldi.

1 ve 3. fotoğrafları çok kötü. diğerleri yine dün tepki verdiğim kadar değil. şimdi buraya bi klip bırakıcam köstebek klipteki adamı izle de kemik yapısı gör ;_;_;_;

www.youtube.com

boşalan çıksın ;_;

@petekpare ben 28 yaşındayım ve şu ana kadar hoşlandığım yaşı en büyük erkek bu sanırım. ben genelde 22-23 bandında dolaşıyorum.

@shotgunwoman bu çocuğun kemik yapısı da fena değil ama çok keskin işte. O aradaki çok ince dengeyi tutturamamış. Aşırı sert. Sarışınlara bayılmama rağmen bunu beğenmedim bak.

@kk ben de normalde sarışın sevmem ama buğğ nağsı güzellik ;_;_;

Kadınsı bir tipi var. Bu tipleri hiçbir zaman "çekici" bulmadım. Evet yakışıklı ama erkek çekiciliği yok, daha çok bebeksi veya kadınsı bir his veriyor bana. 10 üzerinden yakışıklılık için 10 çekicilik için 1.

5 diyorum ben, o da krem peynir'in dediği gibi eli yüzü düzgün olduğu için. Çocuksu geldi, ben de daha olgun görünen beyleri beğeniyorum.

O nası burun ya öyle <3

En çok 2. fotoyu beğendim, sonra da 1. Çok duru, çok ferah bi yüzü var (iki foto için konuşuyorum, diğerlerini beğenmedim) Tabi klasik avrope erkeki. Yüz kemikleri düzgün oluyor.

Kılsız sarı adamlar eqlesin

@mandalina kokusu inanır mısın dün bu çocuk için domuz burunlu dediler o_0 halbuki ben en çok burnunu seviyorum ^^ <3

kardeşi gustaf bana göre daha çekici, yine de 9 diyorum çünkü isveç <3

Bill skarsgard değil mi bu? Bunun bi abisi var goo.gl ben de buna talibim. :D Ama bu da fena değil bakışlarında falan bi psikopatlık var tam bana göre. :P

bana fazla feminen. 5 veririm o da boydan ötürü

edit: abisine ailecek hastayız o ayrı. adam resmen bütün iyi genleri toplamış kardeşe bırakmamış

@ceann deas, evet benim de böyle çok hafif arıza görünmesi hoşuma gidiyor zaten. Hem çocuksu hem güzel hem de kafası azıcık kırık gibi, tam bana göre :p

17 yaşında genç kız olsaydım ancak ilgimi çekerdi herhalde, eli yüzü düzgün ona laf yok ama çok çocuksu ya öyle esmer maço tarzı erkeklerden hoşlanmam ama bu da çok çocuksu, burnu da çok kalkık kadın burnu gibi, tipik iskandinav burnu ya da estetik.
kısaca 6/10 benim için, benim için dünya ahret kardeş olurdu kadın olsaydım, küçük erkek kardeş gibi

Eli yuzu duzgun gercekten ama benim icin 6/10. Ben daha cok maskulen erkekleri begeniyorum.

@limoncello estetik değil, çocukluk fotoğrafları da böyle. Burun aynı.

domuz/10

Saçları iyimiş elemanın. Puanlamayı da bağyanlar yapsın heheh

aşırı yapay bir surat. ayrıca cok feminen.
' hoş' olmaktan cok cok uzak benim için, hatta kötü.
:(
halbuki genelde çirkin beylerden hoşlanırım.

Vasat ve tipim değil.

3-4. çocuk ve kız çocuğu yüzü var. hiç tipim değil.

Kadınım. Çocuğa çirkin denemez ama 16 yaşında gösteriyor. Baby face hoş değil :/ 6 veririm.

ortalamanın üzerinde olduğu kesin. gözlerden steve buscemi akmış.

www.thefamouspeople.com

@bruceandwayne ahah evet steve buscemi'e çok benzetiyorlar bunu, sanal ortamlarda çok muhabbeti geçiyor bu benzerliğin.

cok tatlı cocuk. evlat edınmek ıstersem aklımda olsun

ahah aynen bende sadece gözleri değil ya galiba diye düşünüyodum az önce.

@bruceandwayne şu benzerliğe bakar mısın?

Steve'in gençliği: i.hizliresim.com

Bill: i.hizliresim.com

çocuk beybileyd zatende buscemi her türlü daha karizmatik. baba oğul deseler itiraz etmem ama yani.

7 veriyorum. Erkeksi bir çekiciliği yok ama güzel çocuk.

@arkadaşlar,

Sizin burada 26 yaşında 2 metre boyunda hayvan gibi bir adamdan bahsettiğimizden haberiniz yok mu acaba? :D Tamam hafif masum bir ifade var yüzünde, kaymak gibi bir erkek ama abarttığınız kadar da ufak görünmüyor sanki? Bilhassa son 3 foroğrafta bayağı bayağı adam bu, hepsini incelemediniz mi linklerin?

Hepsine itinayla baktım. Puanımın arkasındayım. Vicdanım rahat. Bu arada ayrık burun kıkırdaklarını sevmem.

@Lim5 seni hedef alarak söylememiştim zaten. Senin yorumun diğerlerinin yanında insaflı bile kaldı. Neyse teşekkür ediyorum yine de.

Eskiden blue jean dergisi vardı.Bunun gibi kız gibi erkeklerin posterlerini verirdi.Ben kız tipli,ergen erkeklerden hoşlanma işinin doksanlarda bittiğini sanıyordum.

Bu arada sstte kemik yapısına bakın dediğin foto bence en çirkini :)

@turkuaz niye bitsin? moda değil ki bu, gönül meselesi ahah.

Saçları uzun olsa Angelina Jolie, hoş resimleride var, feminen halide.

Fena değil o kadar abartacak bir numarası yok. Maskülen değil bir kere

bu 2.10 olsa ne olur. kız çocuğu gibi. tamam eli yüzü düzgün ama erkek çekiciliği yok. pürüzsüz bir ten. bundan hoşlanacağıma lezbiyen olurum taş gibi kızlar var.
ben 3 numara saç ve biraz uzun sakal sevdiğim için bana hiç çekici gelmedi. ayrıca kumral ya da esmer olmalı.
10 üzerinden 2.5 o da boyu ve gözleri için

bu tip erkeklerden hoşlananlar için türkiye daha da çekilmezdir kesin.

@axl kesinlikle :( kendimi resmen lanetlenmiş hissediyorum. keşke ben de diğer kadınlar gibi at hırsızı kılıklı adamlardan hoşlanabilseydim ama yok. yapamıyorum işte.

Burada yazdiklarina birkac kez denk geldim, yazdiklarina istinaden citasi epey yuksek birine benziyordun da bunu gorunce bu ne simdi dedim:)
Tipsiz bir cocuk degil ama ahim sahim bir sey kesinlikle degil bana sorarsan. Hatta yakisikli bile degil. Duz bir tipi var, tipinde bir kusur yok derim.

@benaslindayohum cok hakli, gercekten Avrupa'da yolda yuruse kimse donup bakmaz.

Holldanda'da kalabalik bir yerde biraz dolas, bundan cok cok daha yakisikli bir suru cocuk gorursun. Hatta Almanya'dan yukarisi icin komple aynisini soyleyebilirim.
Bu isler goreceli ama bu kadar mi goreceliymis yahu:)

Mesela soyle bir sey varken seninkine yakisikli diyemiyor insan, citasi yuksek kadin soyle bir sey ister:
4everstatic.com
img.wennermedia.com
s-media-cache-ak0.pinimg.com

Ya da bu:
entscoop.com
vegnews.com

Hanimlarin fikrini alayim demissin gerci ama dyanamadim. Ben de 6/10 verirdum buna. Cok zorlarsan 7.
Bu seninkinde uzun sac olsun, biraz makyaj falan da eklersen kiz niyetine alirim ben bunu:P

@stavro yurtdışında bulundum. bahsettiğin gibi alman erkeklerine, avusturya erkeklerine, macar erkeklerine vs. dibim düştü benim de. senin attığın linkteki adamlar fazla erkeksi benim için. ben erkekte kıl ve sakala hiç tahammül edemiyorum. kaymak gibi ten takıntım var. dokununca mutlaka pürüzsüz olacak. evet, kabul ediyorum ben feminen erkeklerden hoşlanıyorum.

Ayni adamlarin sinek kaydi tras olmus hali icin de ayni seyi soylerim:)

@stavro evet bu attığın adamlar da oldukça yakışıklı ama ben güzel erkek seviyorum :)

tüm linklere baktım. bu çocuk şimdi güzel, allah için. ama köstebek, lütfen bak, ya kibar olamıycam dümdüz konuşucam. bi' yıl evden çıkarmam demişsin, bebek lan bu daha bunla sevişilir mi olum? kaç yaşında olursa olsun, insanın konsantrasyonu filan bozulur yanlış bişiy yapıyorum galiba diye. en az on beş yılı var bak, on beş yıl diyorum. ayrıca o dudaklar bayağı kız dudağı? on beş yıl sonra bile o dudakların gideri olmayabilir benim için.

çocuk güzel ama ederi 3/10.

@evde liyakat kalmamıs

ya neden herkes moruklardan hoşlanıyor? :( bu çocuk 26 yaşını doldurdu dedim dedim dinletemedim dünden beri :( tamam seçtiğim fotoğraflar kendi zevkime göre daha bebeksi fotoğraflar olabilir ama bu çocuk filmlerde, dizilerde öyle o kadar da ufak görünmüyor yani. bayağı karizmatik hatta :( ayrıca ben onun o dudaklarını yirim :p ve evet, bir sene evden çıkarmam, gerekiyorsa ben çalışıp ikimize de bakarım, "e artık ben kaçayım" falan derse bodruma kilitlerim afsdagfgs

köstebek kardeş moruklardan hoşlanmıyorum ama galiba biraz da bilinçsiz bi' kompleks durumu olabilir düşününce. beğenmeyen kadınların da belki bu yüzden beğenmediğini düşünüyorum.

yani bakıyorum bakıyorum, kendimle bu adamı asla yan yana koyamıyorum. ben bu adamla sadece karşılıklı otursam bile ağzına burnuna baktıkça kendim için üzülür, allah da benim belamı versin diyip kahrolurum gibi geliyor. çok bebek çünkü, ek olarak da bayağı kadınsı.

Puan vermeyi reddediyorum. Yaşının kaç olduğu önemli değil ki, görünüşün verdiği his önemli. Böyle Erasmus öğrencileri var derslerimde, çocuklar yani, ne bileyim. İsterse 30 yaşında olsun hissi sarı kafa çocuk :(

@evde liyakat kalmamis boşver ya komplekse ne hacet? bu adam benden de güzel kabul ediyorum. hayat kısa, al karşına seyret dur işte. hatta al vitrine koy üstüne dantel falan ört. eheh neyse tamam sustum, herkesin kendi görüşü ne de olsa. saygı duyuyorum.

başlığı yeni gördüm.

yolda görsem "hassstır" deyip ağlarım. fena gideri var. (kadınım) böyle vampire benzeyen erkekleri çok hoş buluyorum.

www.instagram.com

instagram.com

instagram.com

instagram.com

www.instagram.com

Faroe adalarinin sayfasi guzel

boy tek başına bir etken değil hayır.

/193

uzun boylu kız her zaman bir adım önde fakat etrafta uzun boylu kız yok. o yüzden türk kızı iseniz dert edecek bir şeyiniz yok. çünkü ortada zaten rekabet edecek kimse yok.

/191

@juninho77 ben soruyu salt Türkiye için sormamıştım.

Boyum 173 kilom 72. 175 kizlara talibim.
Neyse kendim icin konusayim. Kiz arkadasimin boyu boyuma olsun isterim tabi.
Ayrica 190erkek 160kiz birlikteligi gorunce komik buluyourum. Bence yakismiyorlar.

bence de boyun bir önemi yok.

/177

:)

takintim yok.

1.80 kizi akilli olmadigi icin geri ceviririm ama tam tersi gecerli degil. insanlari elinde olmayan ozellikleriyle yargilamam.

Kilo olmadığı sürece kısa boy saha seksi.

186

189 olduğum için oturup ağlıyorum şu an :(.

esim 1.93 ben 1.68 im, no problem.
bu arada turkiye'de kadin erkek herkes boy konusunda yalan soyluyor, bana devamli sen en az 1.70 sin diyorlar ki kendi yalanlari ortaya cikmasin. herhangi bir toplu tasim aracinda genelde insanlarin cogunluguna tepeden baktigimi hissediyorum, dusunun artik.

Uzunlar yine gelmiş. Kızlar boya bakıyorsa onlar da bakacak tabikisi de. Adam ister mi omzuna bile gelmeyen kızı? El mahkumlarına sorulacak soru değil

1.75'in üstünde kadınlar pek çekici gelmiyor bana. hatta 1.70 de uzun geliyor. ideali 1.60-1.65 arası.
boyum 1.91

188 olarak cevap vermek istiyorum. boy takıntım yok da genelde kız arkadaşlarım 160-165 arası oldu. uzun boylu kızlar benden hoşlanmıyor asdfasdf 170 üstü parmakla sayacak kadar az oldu hatta. bir arkadaşım var ilginçtir, çocuk 170, neredeyse bütün kız arkadaşları ondan uzun oldu.
bu işte bi terslik var ama ne

194 boyum var, yüz kiloyum. Kısa kızlar bana ilgi duyarken 165'in üzerindeki kızlar bana ilgi duymuyor dsafdsa. 170 üzeri kadınlara talibim -ciddi bir boy takıntım yok ama 155 falan olmasın tabi-

boy takıntım olmuyor genelde- kilo boy oranı daha önemli gibi gibi...

192'yim, tam tersine minyon seviyorum.

(Minyon eşit değildir kısa)

bence tam tersi erkekler (190 veya 170 olsun hiç farketmez) uzun boylu veya boylu poslu diye tabir edilen kızlardansa minyon kısa boylu minik kızları tercih ediyor. aksini düşünen erkek bireyler counter argümanlarını yazsın. aslında ben de şöyle sormak istiyorum özellikle de uzun boylu erkeklere..neden boylu poslu kızları beğenmiyorsunuz?

190 üzeri olsak da sığ ve şekilci değil; herkese eşit uzaklıkta ve yakınlıktayız :D

@iwillsee ben beğeniyorum da onlar beni beğenmiyor :))

boyum 1.60, şimdiye kadar bana ilgi alaka gösteren erkeklerin çoğu 180 ve üstü boylardaydı. tam boyunu bilmiyorum ama 170 civarı belki daha kısa erkek arkadaşım da oldu. benim kişisel deneyimime göre uzun erkekler ufak tefek kızları daha çok beğeniyor.

şu andaki erkek arkadaşım 1.94. aramızdaki boy farkı çok fazla ama boyu çok uzun diye ayrılacak değilim. ona sorsan zaten ideal kadın boyu 165-170 arası. niyeyse erkekler uzadıkça beğendikleri kızlar kısalıyor.

Korelasyon bulmaya calismayin bosuna. Erkek uzun da olsa kisa da olsa kadinda boy tercihi random.

boyum 188 ve hayatıma giren hanımefendilerin boyları 155'den 175'e kadar değişkenlik gösterdi. boy hiç bir zaman kriter değildi.

ama bazı insanlar için olabilir, neden olmasın?

Zaten yeterince açıklama yapılmış ama ben yine de tekrarlıyım. Çevremiz de sürekli 170 altı hatunlar ile muhattap olduğumuz için göz alışıyor ve dışardan ne kadar çirkin dursa da çiftler için bir sorun teşkil etmiyor.

/197

sarışın yeşil gözlüyüm ve bayanlarda esmer ve siyah gözü seviyorum.Bu mantıkla uzun boyluların da minyon kızlara bakması,onları beğenmesi normal.

1.90 m değilim, ama seni rahatlatacak bir şey söyleyeyim. Şu anda aşık olduğum kız neredeyse 30 yaşında ve boyu 1.60 m bile değil. Öyle kızları geri çevirenler var, ama ben nedense onları bağrıma basmak istiyorum. Bence bazıları çok tatlı oluyor. Boyum 1.75 m bu arada.

olmaz gözüyle bakmıyorum, son kız arkadaşım 1.70'ti diye hatırlıyorum.

çevirmem fakat başka özelliklerinin ağır basması lazım.

1.92

sırf boy için geri çevirmem tabi ki. kaldı ki türk insanının boy ortalaması belli onun için hayal aleminde gezinmeye gerek yok.

/190

Bence kıyaslama yapma bu çok izafi bir durum. Senin için 1 kilo bir başkasının 0.3 kilogramı ya da 5 kilosu olabilir. O yüzden sen kendi ilerlemene bak derim, alay edenler de bir şey bilmiyor demektir.

Ben ilk başladığımda kol icin 1,5 kilo ile başlamıştım ve benim için yok gibi bir şeydi mesela. Ama spor salonunda benimle beraber çalışan çok yorulan da vardı, 5 kilo ile çalışan da.

Sen bakma kimseye kendi ilerlemene odaklan ^^

Kol için max 2 kg. Squat vs için biraz daha fazla olabiliyor.

2 haftada bir yarım kilo artar mesela.

1 RM diye bir kavram var. Bu, bir hareketi yaparken o hareketin 1 tekrarında kullanabileceğin, senin gücünün izin verdiği maksimum ağırlık miktarını temsil eder. Bu 1 RM senin için 2 kiloyken bir başkası için 100 kilo olabilir. Yani sen tek tekrar squatta maksimum 2 kilo kaldırırken bir başkası 100 kilo kaldırabilir. Bu herkesin çalışma geçmişine gücüne göre farklılık gösterir. Yani 2 kiloluk ağırlık da senin 100 kilondur, bunda taşak geçecek bir durum yok. Benim 1 RM rekorum 150 kilo.

Edit: Hanımlara demişsin ama tutamadım kendimi.

sen yine iyiymissin, ben squat yaparken daha hic agirlik kaldirmadim; pilates topuyla idare ediyorum. agirlik olunca tek set zor yapiyorum. spor salonundaki hoca da 'bu kisisen kisiye ve vucudun alismasina gore degisen bir durum. sen boyle rahatsan devam et zorlama kendini; ilerki donemlerde yavas yavas agirliga baslarsin' demisti. ben de cok sey yapmadim o yuzden.

edit: gerci hareketten harekete de degisiyor sanirim. su resimdeki hareket de squat gillerden sayiliyorsa, bunda da elimde 10 kiloluk top tutup yapiyorum. benim yanimda calisan kiz 25 kiloyla yapiyor. yine cok takilmamak lazim. www.sporsonik.com

Evde 2serden 4, salonda 4erden 8 kg

Gerci agirlik calismayi biraktim artik. Squat da yapmiyorum

rakamlara takılma vücudunu dinle. kendi idmanlarımda benim dikkat ettiğim şey, son setin son bir iki tekrarında tamamen tükenmiş olmak. yani "biraz daha" devam edemeyecek hale geldiğimde başarılı sayıyorum kendimi. öyle öyle ağırlık da artar, forma da girersin, ne istersen o olur.

2şer kg a geç bence. 1 çok az. küçücük bir insanım 2yle başladım ben. sonra bıraktım ağırlığı. evde 3 kg dumbell var ayaklar açık squatı ortada iki elimde tutarak 3kg ile yapıyorum.

Model sanıyorum ki rayban erika.

Ama tam marka nedir bilemedim. İnceden persol havası da var.

www.ebmeyrowitz.co.uk

şu galiba

2 kere basınca fav.a ekliyor. yani 2 kere üstüste bas yine gri olsun eklenmiş oluyor.

@sta denedim olmuyor.

ben tablette bu şekilde yapınca oluyor. bilemedim, compuya sormak lazım

Gri gözükmesine rağmen favorilere alıyor bende. Ama evet turuncu olarak kalmayışı benim de dikkatimi çekmişti bir süredir.

Compu'ye ileteyim siteyle ilgili düzenlemeler yapıyor bir süredir. Belki bir yer düzelirken diğer taraf kaymıştır haberi yoktur.

@kaymaktutmayansicaksut benim favoriler arasında da görünmüyor maalesef. evet çok iyi olur, teşekkür ederim.

müdüre gider hayırdır derim

zamanıma ve açlığıma göre 1 veya 2

eğer hiç vaktim yoksa verdiğim paraya göre iade isterim veya çeker giderim.
değilse beklerim. unutmuş olabilir. sen-ben hiç mi bir şey unutmuyoruz?

bilhassa göz göre göre 25 dakika beklemiş olmamdan hareketle, 1 olmak zorunda bence.

daha makul bir süre de beklemiş olsam yine 1 derdim.

1 veya 2 ben de. ama buyuk ihtimalle 1. hayatim boyunca hic cemkirik bir insan olamadim. cok cok cok sinirlenmem gerekir ki, parami geri ver diyebileyim. o da bayagi zor, kolay sinirlenmem cunku.

İyi gunumdeysem 1, değilsem 2. Hafif homurdanirim ama cemkirmem. Bazen istiyorum chp kadın kolları başkanı gibi sesimi yukselteyim falan ama ben de çok cemkirik bi insan değilim.

Bir kere 8-10 dk sonra hazır dediyse 25 dk hayatta beklemem, en çok 10 dk sonra kasaya damlar benim siparişim vardı ne oldu ona derim. O anda hala hazırlanmadıysa ruh halime göre yapacağınız işi diyerek beklemeye devam da edebilirim, paramı verin başka yerde yiyeceğim de diyebilirim.

Ücretsiz hizmet olayını onlar teklif ederse kabul edebilirim ama ben talep etmem. Geçenlerde tavuk dönerden saç çıktı, adama abi saç çıktı bak içinden, hadi ben iğrenmedim de başkası olsa ağzına sıçardı, dükkanı başına yıkardı diyorum, adam eheh bazen evde eşimin yaptığı yemekten de saç çıkıyor diyor. Bir daha gider miyim, hayatta gitmem. Zomato/Foursquare gibi uygulamalarda notunu da veririm, başkaları da gitmesin.

Bir yemeği kısa sürede hazılanıyor diye sipariş ettiysem, zaten 25 dakika beklemiş olmam mantıksız olurdu. Zamanım olmadığı için 10. dakikada gidip akıbetini sormuş olurdum ve 1. gerçekleşirdi. Ya da zamanımın kalmayacağını düşünüyorsam 2. seçenek. Eğer 25 dakika beklediysem o kadar da acelem yokmuş, yine 1. seçenek olurdu.

8dk'ya hazırlanıyorsa pişme süresi uzun bir yiyecektir muhabbet etmeleriyle alakasını kurmam ama 25dk sonrasında 2dk ya hazır diyorsa o restorantın o şubesini uğraştırırım.

Müdürden hesap sorarım. Taşkınlık yapmadan, çiğleşmeden. Çalışana yüklenmenin alemi yok.

Ha çalışan küstahlık yaparsa ağzına tükürürüm o ayrı.

Genelde Migros gibi yerlerdeki fiyat tutarsızlıklarını müfettiş gibi şak diye görüyorum, gördüğüm fiyattan da müdüre söyleyip alıyorum. düzeltiyorlar sonra.

Asgari ücretle çalışan personele yüklenen müşterinin de kaba, karaktersiz olduğunu düşünüyorum.

ben acıkınca insanlıktan çıkıyorum ya, muhtemelen 25 dakika olduğunda çoktan kavga çıkmış olur ama senaryo üzerinden gidersem;

o kadar bekledikten sonra hala daha ılık gibi biraz çabuk olun lütfen demem o yüzden 1 numarayı da eledik

3 asla olmaz. o kavgadan sonra o hamburgerin veya içeceğin tükürüklü geleceği kesin gibi.

muhtemelen 2 ama duruma bağlı ya, heryer doluysa yoğunsa bi ihtimal bekleyebilirim.

4 olasılık dışı, rızkımı kaptırmama konusunda 10 hamit gücündeyim.

Bir fast food menüsü için 25 dk beklediysem önce kendime kızardım. Kendime kızınca rahatlamış olacağım ve salaklığımı kabul etmek bana dünyada yaşayan alelade bir varlık olduğumu hatırlatacağı için kasaya gidip kibarca "ne ayaksınız siz kuzum yha?" diye sorardım. Bunu sormamın o an için bir şeyi değiştirmeyeceğini bildiğimden, eğer yemeğim hazırlanıyorsa birazdan alacağımı, hazırlanmıyorsa şimdi hazırlanmaya başlanacağını öğrenip açlık durumuma ve çevrede başka restoran olup olmamasına göre oturmaya ya da yeni bir yere gitmeye karar verirdim.

Yanlış anlaşılma olabileceğini düşünürüm. Örneğin bir mağazaya girip vitrindeki mankenin üstündeki tişört ne kadar diye soruyoruz ama bu onu almaya karar verdiğimiz anlamına gelmiyor. Bu yüzden sizin şu ürün ne kadar sürede hazırlanır demeniz de sipariş olarak anlaşılmamış olabilir. Eğer iki dakikada hazır olur dedikten sonra gerçekten iki dakikada hazır olduysa hiçbir şey demezdim. Bu iletişimden kaynaklanan bir problem olabilir.

@dissendium 8 dk'da olur dedikten sonra sipariş alındı, para ödendi, fiş kesildi. yanlış anlaşılma gibi bir durum söz konusu değil.

%80 ihtimalle olay çıkar. ekip gelir.

2

Çok net 2, bağırıp çağırmak hem kendime zarar hem de o kişinin daha çok uğraşmasına ve papara yemesine sebep olacak şey para iadesi. Daha önce yaptım 2'yi, çoğu zaman para iadesi yapmayalım şunu şunu verelim diyorlar; eğer çok açsam, zamanım yoksa ya da gerçekten mahcup olduklarını düşünüyorsam kabul ediyorum, ters bi anımsa para iadesi almadan susmuyorum.

1

Peki sen nasıl tepki verdin

@all girls dream ben 2'yi yaptım; fakat sonradan biraz söylenmediğime pişman oldum, çalışanların tutumu laubaliydi. bir de paramı istiyorum deyince bana tip tip baktılar.

Insanlik hali, unutmustur, kizmam.
1- derim.
Hatali olup uste cikmadigi surece 1 derim. Zaten hatali oldugu icin kizarip bozariyorsa, ozur diliyorsa ustune gitmem.

Hayvan sömürüsüne karşı olduğum için hayvansal ürün tüketmiyorum. VVegan kafelerin de çoğu zincir olmayan kafeler ve bu tür durmlar olmuyor.

Ama ilerde o tarz zincir kafeler ya da fastfood açılırsa vegan ve bu olay başıma gelirse, dediği dakikadan fazla beklemezdim. Dakikayı geçince gidip sorardım. Biraz daha bekleyeceksiniz derse vaktim varsa decvam ederdim beklemeye. VE yemek gelince yiyip birzını, mesela sömürüsüz kansız gözyaşısız vegan hamburgerden 3-4 ısırık alırdım sonra içime saçımı atıp bunda saç çıktı deyip ya para iadesi ya da yenisini talep ederdim.

Eğer vaktim yoksa ve beklemeyeceksem para iadesi isterdim. Müdürle de konuşurdum ya da email filan.

belgrad çok güzel, her yıl bir haftasonu eğlenmeye giderim. Saraybosna da canlı ve güzel bir yer, Mostar da aynı şekilde, küçük ama pek güzel. Budva çok hızlı büyüyor ve güzelliği kalmamış pek ama denizi çok güzel. Kotor da tarihi kale, güzel manzaralı, dubrovnik usulü. Bence görülmesi gereken yerler, hiçbiri pişman etmedi saydıklarımdan.

whoosie guzel ozetlemis, belgrad'a gidilir kesinlikle, hele istanbuldaysan arada sırada mutlaka git :D

Budva ve Kotor'da bulundum. Gidip gormeye deger ama muhtesem de diyemem. Erkekler yakisikli kadinlar guzel, ulke ucuz. insanlar gayet yardimsever. Denize de girilebilir yazin gidilirse. Biletler de pahali degil Karadag'a, gidip gormek lazim.

Belgrad'a da gittim. Eglenmeye gidilebilir ama sehirde gormesen olmaz diyebilecegim bir sey yok. Gezilecek yerler var ama olmazsa olmaz degil bence. Sehir max 2 gunde biter, eglence mekanlari ve barlar gayet guzel ve pahali da degil. Insanlar sicak kanli. Yaz ortasi kavurucu sicak olabliyor.
Yerel rehberlerle 2 farkli sehir turuna katilmistim. Ogrenciler yapiyordu turlari, kimisi 10euro kimisi de ucretsiz, bahsi veriyorsun. Burasi da ucuz ulke ayrica.

Coguna gittim, hepsi de gorulmeli! Ozellikle Ohrid <3

Tiran haric hepsine gittim.
Belgrad super, kalemegdan'da gun batimi ya da kula gardos'ta (zemun) takilmak harika. Eglence vb de var zaten.

Uskup'un carsisi cok guzel korunmus, gercekten osmanli zamanina donuyor insan. Onun disinda yeni sehirde pek bi numara yok bence.

Saraybosna da cok ayri, huzunlu bir havasi var ama insanlar cok tatlilar. Yine bascarsija denilen bolgesi cok otantik, harika. Stil olarak uskup'tekk carsidan biraz daha degisik.

Mostar, nefes kesici. Nehrin rengi, koprunun guzelligi.. Evlerin mimarisi vb harika.

Ohrid de cok cok guzel. Golde tekne turu vb yaparsiniz. Dogal guzellik, bizim safranboluya benzeyen mimari vb. huzurlu cok.

Budva bence siradan.

Kotor: old town cok hos. Dubrovnik'i andiriyor hafiften. Altinizda araba olacaksa yakinlarda denize girilecek cok cok guzel yerler var. ayrica karadag genel olarak doga harikasi bir ulke, kesinlikle arabayla kesfedilmeli.


Bir de hicbir yer gorulmek "zorunda" degil ki, merak varsa, ilgini cekiyorsa gorursun. Bu kadar basit :)

belgrad akarca, hem ucuz hem yeşillik ve güzel çok bi numarası yok ama sempatik bence görülmeli. tip based walking tur yaparsın onun dışında görülecek çok bir şey yok zaten müzeler falan oldukça tırt malesef.

Stockholm rulez. Bir de turla gitmektense booking.com falan üzerinden cillop gibi ucuz oteller bulup çok daha verimli geçirebilirsin o gezini.

Hele ki tur operatörüyle şehir şehir gezmek zulüm.

@anten dediğin daha mantıklı, evet. fakat ben tembel bir insan olduğum için turları seviyorum ya :)

tek bir şehir ziyaret edilecekse turdan bağımsız gitmek de mantıklı. gittiğin şehirde free walking tour lara katılır önemli yerleri gezer hikayelerini dinlersin. tur rehberi diğer önemli turlar hakkında bilgi de verebilir. olabildiğince çok şeyi planlayabilirsiniz.

ikinci seçenekteki baltık turuna katılmıştım. bazı şehirlerde bir gece kalınıyor, gündüz turunda ise yalnızca ana meydana gitmeye ve biraz da yemek yemeye vakit kalıyor. özellikle riga ve tallinn çok güzel şehirlerdi diye hatırlıyorum, ama yeterince dolaşamamıştık. müze vs ye de hiç zaman ayırmak mümkün görünmemişti. umarım sizin tur daha dolu geçer.

hangi seçeneği seçerseniz seçin, gitmeden tur planını okuyun, boş kalan vakitlerde ne yapılabileceğini araştırın.

Soruya cevap degil farkindayim ama ben olsam turla gitmem. Kafama gore guzel bir plan yaparim.

@stavro üşeniyorum :/ turlar her şeyi hazırlayıp önüme koyuyor. bir de ben turları tercih ediyorum ama planlanan yere varınca tura bağlı kalmıyorum, kafama göre geziyorum.

Ağustos başı için tam olarak 2 numaralı planını 10 günlük olarak, uçak+konaklama 2000 TL'ye ayarladım. Şehirler arası ulaşım da 300 TL tutsa... Senden 3 gün uzun tatili tur bütçesinin yarısına getirdim (orada masraflar olacak ama senin de olacak neticede). Hem de tam şehir merkezindeki daireleri tuttuk 3 kişi olarak. Tur ile şehir dışındaki bir hotelde kalacağını biliyorsun herhalde...

Soruna cevap olarak ise; kendi tercihim gibi 2 numaralı plan daha mantıklı geliyor bana, koca bir coğrafyayı görmüş olacağım. Ama listendeki bir numaralı şehir ise Stockholm'e bir ayrıcalık tanınabilir tabii.

Baltık turu bence. Daha çok yer görmeyi tercih ederim, bi de iskandinavya <3
Ama çok içimde kalır Stockholm'ü göremezsem ölürüm diyosan eline para geçmişken öyle kullan madem.

Ben de ayniyim ki. Biletleri aliyorum, bilet dursun plan yapariz diyip kenara cekiliyorum. Usendigimden plan falan yapmiyorum, derken ucus gunu geliyor plansiz programsiz atlayip gidiyorum:)

esenler otogara gel direk, oradan metro ile geçersin havalimanına.

Yetişirsin. Havataş da olur, Yenikapı metrosu da olur. Saat 5' de henüz trafik olmuyor. Önümüzdeki 5 sene içerisinde durum değişir tabi :)

Havataş varsa hiç uğraşmazsın, 1 saate gidersin diyorum havaalanına.

Metro 6'da açılıyor aklında olsun

Yetişemezsin.

yetişirsin ama metro 6'da başlıyor seferlere. The esenler otogarı is dark and full of terror :(

Metro seferleri 6'da başlıyor, Esenler Otogarı'nda inip metroyu kullanırsan yarım saatte havalimanında olursun.
Ama Anadolu yakasında ineceksen sıkıntı.

Okurken ben stres oldum, bir kere 1 saat önce gitmeme rağmen almamışlardı şerefsizler, gerçi burda değildi o ama uyuzlarına denk gelirsen yetişsen bile havalimanı içinde yetişemeyebilirsin

rahatlıkla yetişirsin 6 da otogardan metroya binsen 6.40 gibi havalimanında olursun, daha önce gitmek istersen taksiyle geçersin.

online check-in sart. o zaman senin koltugunu satamazlar bir baskasina.

good luck!

pasaport kontrolü diyorsun. yurt dışına uçacaksan 6.40'ta havaalanında olmak yetmez sana. bir de saat 5'te Esenler'de mi olacak Harem'de mi olacak otobüs?

İlk metro 6'da ama otogardan 6.15'de falan geciyor.

@nodrap saat 5'te Harem'de olacak. 5.30-6 gibi Esenlere varırız dediler.

Eskişehir istanbul anadolu yakası 4 saat değil mi ya bilemedin 4.5 olsun. Karşıya 15 dkda geçersin trafik yok avrupada 5 gibi olursun 6 da metroya binsen bile rahat rahat yetişirsin bence.

Eskişehirden saat 10da çık. Değilse zor gibi.

Yurtdışı uçuşlarda 1 saat önce orda olman kurtarmaz yapma köstebek yakacaksın bileti.

Online check-in yapsan bile ciddi sekilde yetisememe ihtimalin var, simdiden en kotu ihtimale hazirlan.
Muhtemelen bu cevabi gordugunde is isten gecmis olacak ama yazayim: Ilk metro otogardan 06:12'de geciyor. Bu metroyu yakalarsan 06:32 civarlarinda inmis olacaksin. Metrodan ndikten sonra dis hatlar gidise bir dunya yol yuruyeceksin bunu biliyorsundur zaten. Yani senin pasaport kontrole gelmen 7'yi bulacak, pasaport kontrolde sira durumu da sansina.
Kisacasi yetisemeyeceksin, en kotu ihtimale hazirla kendini.
Otogara daha erken varirsan metroyu beklemeyip taksiye atla bence.

dogma 95 akımının ilk filmi -> festen

anders thomas jensen'in bütün filmleri.

(bkz: lat den ratte komma in)
filmi değil de iskandinav'ı bol olsun diyorsan:
(bkz: trolljegeren)

Jagten,The Loft

kraftidioten. muthis eglenceli ve trajikomik bir film. havuc suyu icip sabah oglunu okula birakan mafya babasi falan.

ben pek sinemadan anlamam ama the danish girl'ü izleyebilirsin. ilginç bir konu

idioterne
hævnen
offret
den brysomme mannen
blinkende lygter

asla unutmayacaklarim.

(bkz: lilja 4-ever)

ben de kraftidioten'i önermeye gelmiştim, cok farklı.

force majeure de cok iyi, game of thrones'tan bi sima da var.

Bothersome man.

malmhaus

the misfortunates
www.imdb.com

2014 Norveç yapımı blind
www.imdb.com

Naboer

Faydası oluyor mu sana sormak lazım, yıllardır yapıyorsun.

Bunu yapanlar hem kilo veriyor hem de öksürme falan olmuyormuş kışları.

Doğru mu?

@amarat benim kilo verme gibi bir amacım yoktu zaten ayakkabı numarası gibi kilom var. Cilt problemleri yaşadığım için başlamıştım. Kışın öksürük oluyor tabii ki, buna bir etkisi yok maalsef.

Ben de limonlu ılık veya soğuk su olsun çok severdim, düşük tansiyonlu bir insanım kendimi bildim bileli. Bir iki ay önce ''limon tansiyon düşürür, bir de düşük tansiyonlu insansın, ne bok yemeye her şeye katıyorsun!'' dediler, yapmıyorum artık.

Kısacası tansiyonu düşürür diye biliyorum.

@kaymaktutmayansicaksut benim de tansiyorum çok düşüktür normalde 10'a 5-6 falandır. Son zamanlarda ayağa birden kalktığımda baş dönmesi oluyor, bundan olabilir mi acaba? :/

Dis minelerinde erozyon olabilir.

C vitamini birazcık yüksek sıcaklıkta bile hemen bozuluyor. Limonu meyve gibi yemek daha etkili olabilir. Ben kabuğunu bile seviyorum. Bazı limonların kabuğu bal gibi oluyor.

Altıüstü meyve bu kadar abartmamak lazım. C vitamini var içinde bir de asidik. Tadından dolayı psikolojik olarak arıtması gerekiyormuş gibi geliyor da o durum öyle değil. Vücudun arınma işlevinden karaciğer, böbrek vb. sistemler sorumludur ilaç ve tıbbi müdahale dışında öyle toksinlerimden arınayım falan mümkün değil bir de asidik gıdaların aşırı tüketimi sindirim sistemine (ağızdan başlayarak) zararlıdır.

sonra neden metabolik asidoz.. lol.

Tıpta bir adı olup olmadığını bilmiyorum; bana kalırsa dümdüz merhametsizlik hatta biraz da bencillik gibi bu durum.

Ben hiç böyle biri olamadım mesela. Tamam her durumda kendini yiyip bitirmek iyi bir şey değil ama tamamen duygusuz olmak (atıyorum savaşlarda orda burda ölen çocuklar var, tecavüze uğrayan oldurulenler var ne bileyim bir sur örnek var) da benim aklımın alabileceği bir durum değil. İnsanlar çeşit çeşit iste.

kendi halinde iyi insan olmanı açsana bi, belki de kendi halinde de çok iyi değilsindir; genel olarak iyi biri değilsindir. iyi bir insan olmak zorunda olduğundan değil de, kendini kandırma diye diyorum.

bahsettiğin kötü özellikler seni kötü insan yapmaz, kimseye kötülüğün geçmediği sürece kötü biri olmazsın; bence. ha, iyi biri de olmazsın ama.

cevaplarından gördüğüm kadarıyla sende bi "sağduyusal poser" havası var ama ergen tarzında değil. psikoljik rahatsızlık kısmını bilemem ama sosyal olarak bişeyler olsa gerek.

@baba jo ben sağduyulu bir tane bile cevap yazdığımı hatırlamıyorum. hiç öyle görünme gibi bir kaygım yok.
iyi insandan kastım kimseye zararım olmamasıydı, evet. kimseye bir zarar gelsin de istemiyorum. herkes mutlu mesut yaşasın. böyle düşünmek beni iyi bir insan yapar mı peki? bilemiyorum ama kesinlikle kötü biri olmadığımı biliyorum.

Aynı tarif ettiğin gibi bir insanım. Bundan ötürü rahatsız değilim.

olumlu manada demedim zaten, tam aksine, sağduyudan eksik manasında dedim.

kimilerine göre iyilik yapmadıkça iyi olmazsın, kimileri de onlara kötülük yapmadığın sürece iyi olduğunu düşünürler. kötü biri olduğumuzu düşünmek iyilik yapmamızı sağlar, mevcut durumundan rahatsızsan kötü biri olduğunu düşünmeye başla derim.

@yirmisantim aslında ben de bu durumdan hiç rahatsız değilim ama tıp literatüründe benim gibilere verilen bir isim varsa bilmek istedim.

İyi de illa ölüm olarak almamak lazım durumu. Başına kötü bir olay gelebilir ya da ölümü hiç doğal olmayabilir. Yoksa zamanında ve normal bir şekilde ölen insana uzulmeyebilirsiniz. İnsanın doğasında olan bir durum bu. Ama öteki türlüsü, bilemiyorum altan.

bende de kısmen var bu ve her toplumun bireyi için biçtiği "iyi ol' kimliğinden sıyrılmış olmanın sonucu. yani makul vatandaş olmuyor bu tarz kişiler. sebebi ise maalesef geçmiş yaşantıdaki tatsız hatta travmatik deneyimler. birey farkında olmasa da "bunlarinki de bir şey mi? ben ne zorluklar çektim vaktinde ama bana kimse uzulmemisti, ben niye şimdi üzüleyim ki" diye düşünüyor. evet bence bu problemli bir yaklaşım, çünkü insan sosyal bir hayvandır ve bunun temelinde de empati yatar. ama kimseye bir zararımiz da yoksa bence duyarsız olmanın bir sakıncası yok.

diğer yandan, bu yaklaşım da, psikopatlari normal insanlardan ayıran en kritik ozelliklerden birisidir. su kısa videoyu izleyin:

bigthink.com

bir de nightcrawler ve there will be blood filmlerini izlediniz mi? oradaki ana karakterler için ne düşünüyorsunuz ? birkaç davranışının yanlış olması dışında, sizce doğru mu davrandilar , yoksa tamamen kabul edilemez mi yaptıkları?

tr.m.wikipedia.org

Sevdiğin inanlar az demek ki.

bir de birebir psikopatiyle bagdastirmamak lazım, gerçekçi insanlar da diyebiliriz, su anki konumu ne olursa olsun, çok zengin ya da fakir, hayatında zor dönemler gecirmis çoğu kişide bu tarz duyarsizliklar oluyor. çevresi acımasız, vahşi bile diyebilir kendisine

@scars dont fade geçmişte yaşadığım travmatik durumlar oldu, haklısınız. belki de üzülmeyeyim diye kendi kendimi bir şekilde hissizleştirdim zaman içinde. filmleri izleyince yeniden yorum yapacağım.

@utkumon evet, rahatsızlığın adı bu olabilir. teşekkür ederim.

@Sour bende de empati yeteneği az da olsa var. misal "ben şu şekilde davranmalıyım yoksa karşımdaki kişi üzülebilir, yanlış anlayabilir" vs. diye düşünebiliyorum en azından. ama his sıfır. özellikle birilerine acıma konusunda. en belirgin hissettiğim duygu mutluluk. genel olarak neşemi pek bir şey bozamıyor.

Duygularım alınmış gibi desene şuna.

Bence altta yatan sorunların var. Çünkü olması gereken bu değil.

Ama yerinde olsam hic kurcalamazdim. Boyle ne guzel kafan rahat edersin. Ben de tam tersi.

Ama merak ettigim birsey var bir iliski yasarken ne yapıyorsun? Eski erkek arkadasima benzettim seni. Karsindakini cok kırabilirsin dikkatli ol insanlarin duygulari oluyor.

Düşünce akışı sırasında üzüntülerini umursamayarak anında unutma kararı aldıysan beynin otomatik olarak onları yok sayıyordur. Uzun vadede kötü bir şey bu. Bir gün sevdiğin insanın bir gülüşü bile aklına gelmediğinde ve o anı hissedemediğinde çok üzülebilirsin.

@mobydick aynen, kafam çok rahat.
biri ile birlikte olduğumda onu kırmamak için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. bazen umursuyormuş rolü yapıyorum ama ben de insanım, yoruluyorum bir noktadan sonra hissetmediğim bir şeyi hissediyormuş gibi yapmaktan. mesela sevgilim üşüttü hasta falan mı oldu ya da elini mi yaktı "ufff canım kıyamam ben sana yaa çok acıyor mu canın? :(" falan diyemiyorum. demeye çalışınca da bazen çok yapmacık duruyor. o yüzden her şey yolunda gitsin, herhangi bir sıkıntı, hastalık, kaza vs. yaşanmasın mutlu huzurlu devam edelim istiyorum. tabii bu da mümkün olmuyor her zaman.

Az önce şunu gördüm, buna biraz benziyor gibi geldi. Tamamını okumadım ama birkaç şey benziyor diye değerlendirme için gönderdim.
(bkz: kaliforniya sendromu)
t24.com.tr

@aychovsky okudukça epey şaşırdım çünkü beni anlatan pek çok satır okudum. ancak benimle uzaktan yakından alakası olmayan yanları da var bu sendromun. birebir uymuyorum yani bu rahatsızlığın tanımına ama belki de her geçen gün bir adım daha yaklaşacağım, kim bilir.

Muhtemelen bu psikopati ama buna sebep olan etkenin henuz bir adi olmayabilir. Onu da ben isimlendireyim

(bkz: ogrenilmis caresizlik) ve (bkz: ogrenilmis romantizm) gibi bu da toplumun birey icin bictigi makul kilif iste. Ama bu ise vicdan uzerinden saldiriyor, dolayisiyla buna (bkz: ogrenilmis vicdan) diyeyim. Yani, toplumun sosyal kimliginin bireyin vicdanini bicimlendirmesi, bireyin bu kiliftaki vicdana sahip olmasini beklemesi, yoksa toplumun bireyi dislamasi ve bireyin de kendi vicdanindan suphe etmesi, "lan yoksa ben vicdansiz miyim, yoksa ben kotu birisi miyim, o zaman niye toplumdaki vicdan normuyla benimki ortusmuyor ? vs." filan diye kendini sorgulamasi

Bundan yola cikarsak, bu dusuncelere sahip birisi, ogrenilmis vicdan ve gercek hayatindaki edindigi deneyimlerin farkliliklarindan kaynaklanan bir catisma yasamaktadir. bu gerçek hayattaki travmatik deneyimleri de psikopatiye sebep olmaktadır.


@aychovksy nin bahsettigi sendorum bununla birebir ortusmuyor gibi.

Neyse, trt2 deki yayinima donuyorum ben.

Aklıma şu geldi ama sözleri çok hatırlamıyorum, tutmayabilir
www.youtube.com

@aychovsky yok bu değil :/

sorularından birine www.youtube.com cevabını veresim var ama ikisine de tam uymuyor. değilse bile burada dursun nostalji olsun.

eheh değil evet ama olsun, kalsın burada. hoş şarkıydı :)

bu olabilir mi :/ basligi bos birakmayalim, guzel liste cikabilir.

www.youtube.com

@scars dont fade hayır :(

ya da suraya islikla mirildanirsan daha cok bilgi vermis olursun:

vocaroo.com

record now tusu var, oraya tiklarsan siteden yukleyebilirsin.

vocaroo.com (ahafsgfaghgs çok utanıyorum ya) şarkıda sürekli kendini tekrar eden melodi bu.

hic alakasiz bunu cagristirdi :)

www.youtube.com

@scars dont fade eheh nasıl ya!? :D tüh boşuna rezil olduk :)

www.youtube.com bu mu acaba:)

@nothing in my way hayır elektronik bir dans parçasıydı :) hatta karanlık ve ağır bir atmosferi vardı ama yine de hareketliydi. neşeli bir şarkı değildi kesinlikle.

bir dahaki sefer özelden sorarsan zaman kaybetmiş olmazsın, 20 bine yakın şarkı biliyorum çünkü www.youtube.com

@docrivers peki. bu da değil yalnız. bu kadar eski değil. 2000 ya da 2001 çıkışlı falan benim bahsettiğim şarkı.

bu değilse hiçbiri değildir :D

@docrivers umudumu kestim zaten artık :/

www.youtube.com

ben de tam sonique olabilir mi diyecektim veya ultra nate. parça tarifindeki karanlık disko havası çok uyuyor.

@pvd @godoşu beklerken hayır bu parça değil ama tarz olarak bu parçaya çok ama çok yakın bir dans parçasıydı. tam da sonique'in parladığı yıllarda çıkmıştı bahsettiğim şarkı. hadi çok yaklaştık bulacağız umarım :)

www.youtube.com

@approachfani bu değil :(

ispanyolca olduğundan emin misin?

grup ilya, parça da bellissimo olabilir mi acaba? çok severim :)

www.youtube.com

@godoşu beklerken ne yazık ki bu da değil. ama şarkıyı sevdim :)

şarkıyı çok net bir şekilde hatırlıyorum (yani melodiyi) hatta kendimce mırıldanıyorum ama sözleri uydurmasyon yani. bilmediğim bir dil olduğu için. keşke shazam ya da soundhound falan mırıltımı algılayabilse ama denedim olmuyor :/

ve evet, Regresa A Mi de değil.

@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim yok ya utanırım :)

kadın tek başına mı, bir grupta solist mi?
ses rengini benzetseniz başka kime benzetirsiniz?
hangi radyoda ve hangi kuşakta çaldığını hatırlıyor musunuz?
nakaratta çok mu hızlanıyor?, amor diye nakaratta mı söylüyor?
farklı enstrumanlar var mı?
şarkı baştan aşağı mı ispanyolca/portekizce? söyleyen de öyle mi peki?

bu tarz ek bilgiler verseniz iyi olabilir. ya da kayıt koyabilirsiniz gerçekten. edit: ıslık olarak söyleseniz de mi utanırsınız :)

edit: o dönem tr'deki radyolarda ve tabii ki özellikle eksen'de en çok çalan kadın vokalli trip hop grupları(veya kimseler) portishead, goldfrapp tarzı şeylerdi. moloko, mono, everything but the girl tarzı gruplar da diğer radyolarda çıkıyordu. açık radyo, joy, voyage gibi radyolarda böyle şeyler duymak mümkündü. size göre bu parça en çok hangi programda çalmıştır, listelerde çıkmış mıdır yoksa nonstop kuşağında falan dj'in derlemesine özel mi çıkmıştır?

şarkı şu: vocaroo.com (buraya utangaç maymun smiley'i gelecek ehehe)

@godoşu beklerken
nakaratın ıslığını çaldım. amor kelimesi nakaratta geçmiyor. yanık sesli bir kadındı ve tek başına söylüyordu. number one, metro fm gibi radyo istasyonlarında sıkça çalıyordu. evet, baştan sona kadar ispanyolca veya portekizce.

hiiiiii eyvah köstebek ben de onu hatırlayamamaktan muzdaribim, trip hop değil o, onu melez zenci veya latin bir kadın söylüyor ama amor falan da demiyor yaaa diyor muydu yoksa?!

onun çıktığı zamanda la ultima noche vs de çıkmıştı ve 2001'den evvel bile olabilir, kadının başı etnik desenli bir bandanayla sarılıydı sanki. öyle erykah badu gibi değil ama.

o ıslık başka bir parça olamaz, bu bir tesadüf olamaz, bence bazı şeyleri yanlış hatırlıyorsun :D

ispanyolca o, portekizce değil bu arada.

(olm demişim gazla, değiştirdim köstebek dedim, illa bir şey demeliydim, acını anlıyorum)

ya bir de... evet üzgün bir tonu vardı sesinin ama şuh değildi yahu. aynı parçadan kaç tane olabilir ki. ama tam da dediğin kanallarda nopnstop'ta dönüyordu o.

ahaha ciddi misin? :D evet sanırım dediğin gibi ispanyolca. Sözleri tam hatırlayamıyorum ama kısmen uydurarak söyleyebiliyorum. Evet parçaya girişte birkaç cümle kurduktan sonra amor diyor :) triphop değil bu doğru diyorsun ama girişi benziyordu biraz. Nakaratın ve şarkının genelinin triphop ile alakası yok ama.

Balkanlar iyidir. Pisman olmazsin. Yazlik yer goreyim diyorsan Karadag tarafina agirlik ver.

belgrad,zagrep,budapeşte gibi şehirler iyidir. fazlasıyla tatmin eder.

sırf belgrada gitsen bile yeter.

Balkanlar cok guzeL.
Hirvatistan hem doga hem de standartlar acisindan guzel, sirbistanda belgrad keza oyle.

Uskup biraz eski ama carsisi cok guzel.
Ohrid ama super ve yine milli parklari harika.

Karadag zaten bir doga harikasi basli basina. Yollari da guzel.
Saraybosna eski ama ruhu var. mostar cok hos.

Romanya eski puskuymus ama transilvanyayi cok begeniyorlar.

hep söylenen o psikolojik yardım burada elzem işte.

fazla dizi film izliyorsun. o diziler filmler insanlara mükemmeliyetçiliği aşılıyor. biraz çıtayı düşür ve daha fazla insanlarla takıl. eminim birinden hoşlanmaktan fazlasını hissedeceksin.

ergenlikte olup geçen bir durumdan çıkamamışsın 10+ senedir gibi.
profesyonel yardım şart.

Yukarıdakiler + 1

Bu kişileri sadece dizilerden/filmlerden ve bol makyajlı + pudralı halini görüyorsun. Sokağa çıkarken veya evde otururkenki halini, ihtiyaç molası vereceğini düşünmüyorsun. Rüya gibi insanlar. Dolayısıyla, aşık olunmaları daha kolay ama sen ağlama krizlerinden bahsediyorsun. Bunun arka planı olabilir, depresyon gibi ya da benzer bir anksiyete gibi, bu yüzden profesyonel kişilerin yolunu tutman gerekebilir.

Bence pek beğenilesi bi tip değilsin. Az çok çekici olsan biri kolundan zorla tutardı bi şeyler olurdu bu vakte kadar, 27 ne olm ya. sorry, keep on daydreaming ^^

Ayrıca gerçek misin bilemedim...

sana birini bulalım duyurudan. bir ay takıl bi şeyin kalmaz. 27 yıl sap gibi gezmişsin. normal bence.

aklıma bu abla geldi, profesyonel destek al bence.

www.youtube.com

@i ve been mistreated @dedim dedim de kime dedim
ya hu 27 yıl sap gibi gezdiğimi nereden çıkardınız? :) Pek çok ilişkim oldu, hatta şu an hayatımda biri var (fazla ciddi değiliz, takılıyoruz) ama ben geceleri yatarken celebrity crush'ımı düşünüyorum, telefonumda 1500'den fazla resmi var. Onlara bakmazsam nefes alamıyorum ahsagsh. Çok fena bir durum, başına gelmeyen anlayamaz.

@kuzey li ahahah iyi güldüm! :D

@köstebek
kim o? at resmini.

Ergenlikte çoğu insana olur bu ama yine de bu denli şiddetli değildir bence. Şu zamana kadar geçmemişse destek alma zamanınız gelmîş demektir.

Kim olduğunu merak ettim :)

@dedim dedim de kime dedim
olmaz utanırım, zaten yeterince rezil oldum eheh.

musixmatch

@partizan apple store'da yalnızca musixmatch lyrics finder diye bir seçenek mevcut.

tamam o iste muzik de oynatiyor. apple bunu da yasaklamisnolamaz heralde.

Spotify'a kendi arsivinizi yukleyebiliyorsunuz zaten. Onu da telefondan dinleyebiliyorsunuz.

Sokmaniza gerek yok yani isin icine.

@crown spotify'da bilgisayardan telefonuma kendi attığım müzikleri göremiyorum. tek tek spotify'da istediğim müzikleri aratıp listeme dahil etmem gerekiyor sanırım. 5000'e yakın şarkı var şu an telefonumda, hangi birini aratayım? tek isteğim tek tıkla zahmetsizce onları dinleyebilmekti halbuki. bayağı kurcaladım ama spotify'da böyle bir seçenek göremedim.

@köstebek kurabiye: Spotify'yi bilgisayara kuruyorsunuz (web arayuzu degil, programini kuruyorsunuz).

Ardindan bunlari offline dinlenecek sekilde ayarlarsaniz telefon, tablet vb her yerde dinlersiniz.

Farkli isletim sistemlerinde nasil yapialcagi yardim sayfasinda var zaten: support.spotify.com!/article/listen-to-local-files

Edit: link yamulmus, kisalttim: goo.gl

@crown teşekkür ederim.

ben de bir kere o ekranda takili kaldi internetim yoktu o zaman.
sonra uygulamayi kapatip tekrar actim norma actim gelmedi direk normal ekran geldi.

diger seferde internetim de vardi ayni ekran geldi once sonra altina try apple music gibi bi yazi belirdi, later/skip diyince yine normal music listeleri cikti.

uygulamayı kapatıp açtım, telefonu kapatıp açtım, hatta içindeki tüm müzikleri sildim hala aynı ekran, hiçbir şekilde bu resim ekrandan kaybolmuyor. ayrıca internetim de bağlı.

@duyulmasi gerektigi kadar birkaç gün önce güncelledim. bu sorun az önce yeni bir şarkı atmaya çalışırken oluştu.

@duyulmasi gerektigi kadar 6-7 kez yeniden başlattım telefonu sonuç yine aynı.

apple muzik başlığında genelde satın alınan ya da itunes'tan eklenen parçalar için yorumlar bildirilmiş sanırım. ben ise bilgisayardan kendi arşivimi atmıştım telefona. artık ona ulaşamıyorum. bahsettiğim ekran geliyor karşıma.

ayarlardan muzik - apple music kapat.

wifide isen 3g ye al, ya da tersini yap.

multi taskingden muzik seysini temizle.

bunlari 3-4 kere tekrarla olana kadar.

varis olabilir. damar hastaliklarina gorunmeniz gerekir.

roaccutane'ın öyle bir etkisi var mı bilmiyorum ama bir sebepten dolayı trombositin falan düşmüş ya da kanama zamanın uzamış sanırım. dahiliyeye git, gerek olursa onlar seni hematolojiye yönlendirir..

demir eksikliğinde falan da oluyor

aynı şeyi yaşadım. annemin korkutmasıyla hematoloji doktoruna gittim. kan hastalıkları ile hematoloji ilgileniyor.
doktor önce muayene etti, korkmana gerek yok, kötü bir hastalık olsa başka belirtler de olurdu dedi. muayenede bir şey çıkmadı.
sonrasında 4-5 tüp kan alındı. birçok değere bakıldı.
ayrıca pıhtılaşma süresine bakıldı. kan geç pıhtılaşıyorsa en küçük bir çarpmada morluk oluşabiliyormuş. koluna küçük bir kesik atıp kanamanın ne kadar sürede durduğuna bakıyorlar.
sonuç olarak bende bir anormallik çıkmadı, değerler normal. kendi kendine geçti, artık çıkmıyor.

Okumadığım, okumayacağım kitabı satın almam (istisnalar olabilir), dolayısıyla kitaplığıma koymam. Zaten okudukça genişler kitaplık, yoksa kolleksiyon yapmıyoruz.
İlk soruya cevap vereyim, diğerleri çok boş sorular gibi geldi.
İhsan oktay anar, puslu kıtalar atlası.

1- Asmalımescit 74 diye bir kitap okudum en son, 20lerde İstanbul'daki bohem hayatını anlatıyor, okuması keyifliydi baya.
2- Okumadıysan Terry Eagleton'ın tek romanı olan Azizler ve Alimler'i mutlaka okumalısın, ben baya etkilenmiştim. Bir de Doris Lessing'in Good Terrorist kitabı da basit bir dille yazılmış olsa da kurgusu iyiydi.
3- Philip Roth'un Öfke isimli romanı gerçekten eğlenceli, çok güzel ve akıcı bir dili bir dili var yazarın.
4- Çocuk romanı olarak bilinse de Peter Pan'ın iş kültür yayınlarından çıkmış tam metin ve orijinal çizimli kitabını almanı tavsiye ederim. Bildiğimiz Peter Pan meğer farklıymış baya.
5- Bir de klasik bir örnek gelsin: Madame Bovary, okumadıysan al elbette.

@bigbadabum kitap tavsiyesi istemenin nesi boş geldi anlamadım? ayrıca okumayacak olsam niye tavsiye isteyeyim? hem okumadığın kitabı nasıl satın almıyorsun onu da çözemedim. çok değişikmiş doğrusu. kitabı önce okuyup sonra mı satın alıyorsun? asghhdgf

puslu kıtalar atlası'nı yıllar önce okudum. hmm sen yeni okudun demek. neyse hiç okumamaktan iyidir.

1) gosteri peygamberi. Neden bilmiyorum, cok severek okudum.


4. tom robbins, parfümün dansi. Bu adam buyuklere masallar yaziyor zaten. 2 bolum icin ayni yazarin agackakan kitabini okuyabilirsin hatta.

silo - hugh howey (1)
kavgam - karl ove knausgaard (1)
rama serisi - a.c. clarke (5)
alice harikalar diyarında (tam metin) - l. carroll (4)
ölümsüz - c. valente (4)
mesaj - carl sagan (5)
ötekiler arasında - jo walton (4)
1984, fahrenheit 451, damızlık kızın öyküsü, otomatik portakal (2)
o adam babamdı, altay öktem (1)
kıyamet gösterisi - pratchett, gaiman (4)
24 saat açık kitapçının sırrı (3)
otostopçunun galaksi rehberi serisi (3)
bayan peregrine'in tuhaf çocukları (4)

bunlar bence.

1 - ölümsüzlük - kundera
4 - iskambil kağıtlarının esrarı

çok güzel sorular sormuşsun :)

1) son zamanlarda yaz mevsiminden dolayı hep hafif, romansı kitaplar okuyorum. en son kristin hannah'nın kitaplarına başladım ve çoook sevdim. önyargılı olmamak gerekiyormuş. alışverişkolik serisini de okudum, ba-yıl-dım. bu tür kitapları sevmiyorsan hiç başlama ama :) bir hostesin itirafları'nı okudum, bu da eğlenceli bir chicklitti.


aklıma gelmişken, en son """hayvanlardan tanrılara homo sapiens"""i okudum, kesinlikle kesinlikle tavsiye ederim.


2) güzel kitaplar önerilmiş zaten.

3) 1. sorunun cevabı olabilir :) kafa açtıklarını söyleyemem ama eğlenceli dille yazılmışlar ve iyi vakit geçiriyorsun, benim için bu yeterliydi. bridget jones olabilir okumadıysan.

4) okuduklarını bilmediğim için tavsiye vermek zor. çocuksu olmayan diye belirtmişsin ama okumak istediğim, çocuksu olabileceğini düşündüğüm bir seri var. yazar tamora pierce, alanna serisi.

5) avalon'un sisleri. ilk aklıma gelen bu oldu.


edit: goodreads'te muhteşem listeler var.

madecassol sürebilirsin iyileşene kadar.

bepanten varsa sür iyi gelir.

madecassol +1

Kolların o haldeyken güneşe çıkma leke olur. Bepanthen ve madecassol önerilerine de +1

hemen yanık kremi sür. sık sık sür. leke kalabilir. o yüzden çok ileriyse yanık soyulma vs yarın direkt doktora koş bir.

##evet güneşe çıkma bu da önemli. güneş kremi de kullan. geçer diye düşünüyorum ama boşverme dikkat et koluna.

yanık kremi önerisi silverdin.
50 faktörlü güneş kremi sür

silverdin boca et

bu dediklerin balkanlarda mümkün. karadağ'a gidebilirsin sanırım. vizesiz hem.

bütçe kısıtlı olduğundan ya tek bir şehir seçip (Amsterdam derim şu haliyle) orada takıl ya da Balkanlar'da dolaş. Avrupa içi aşar bütçeyi.

balkanlardan çıkarsan para biter.

bir de konaklama, gıda tercihlerin çok fazla değiştirir maliyeti.

@sen git ben geliyorum tek bir şehre gideceğim zaten. ülke turu tarzında bir şey düşünmüyorum.

budapeste-prag

amsterdam zaten pahalı bir şehir bence düşünmeyin bile. pasaport masrafı olmayacağını varsayarak ben olsam budapeşteye bakardım. ya da oradaki masraflarınızda (yeme içme vs.) aşırı lükse kaçmazsanız 2 gün roma 2 gün floransa yapabilirsiniz. çokta güzel olur. ben olsam bunu tercih ederdim:D eğer italya seçeneğini düşünecek olursanız konaklama vs. konularda tavsiye verebilirim. iyi tatiller şimdiden:)

3-4 gün tek bir şehirde 2000-3000 balkanlar için fazla olur. hem gün açısından hem para açısından. ama o dönemlerde balkanlar da sıcak oluyor. belgrad derdim belki ama işte yine de sıcak ve 3-4 gün fazla gelebilir. daha kuzeye çıksan oralarda neler var uygun bilmiyorum. belki prag ya da varşova da olabilir ama oralarda su durumları nedir bilmem.

edit: evet budapeşte de olabilir gibi.

@köstebek kurabiye

başlamalı yazınca sandım ki tura başlamak gibi. yani gerisi gelecek sandım. valla bu haliyle para İngiltere dışında her yere yeter. Roma ya da Amsterdam iyi seçenekler. Ben her halükarda Amsterdam diyorum. Sakın Kuzey Avrupa'ya gitme ama. Para anında yok olur gider.

Budapeşte çok uygun bir seçim olur gibi duruyor. Bütçe uygun, nehir ve yeşil alanı var, ucuz ve güzel yerler mevcut, mimari ise her telden var. Aklına takılan veya özel olarak sormak istediğin bir şey varsa özelden sorabilirsin.

rotterdam, prag, viyana ve floransa'dan biri.

polonya: krakow+varşova

amsterdam
roma
milano
frankfurt
berlin
krakow
budapeşte
prag
viyana
venedik
paris
kopenhag
oslo

şehirlerine gitmiş biri olarak. budapeşte diyorum.

bütçe yazıldı diye neden ucuz yer önerildi anlamadım.

vize: 300 tl
uçak bileti: 700 tl

olsa 1000-1500 lira kalır. 400 euro ile gittik diyelim. 4 günlük bir tatilde her gün için 100 euro harcayacağız demek. 30-40 euroluk bir hostelde kalsanız (ki daha ucuzunu rahat bulursunuz) günlük elinize 60 euro kalır kahvaltıyı da hostelde yaparsanız (yapmasanız bile) pek çok avrupa şehrinde çok rahat gezersiniz bu parayla.

tüm istediklerinizi kapsayan barselona ve amsterdam var benim bulunduğum.

barcelona bence.

Karadağ: Vizesiz, Aşırı sıcak, deniz, kum, güneş, kalabalık, bol yabancı turist, old town, taştan kale. herceq novi, kotor, budva
Budapeşte: vizeli, Orta derece mimari, çakal halk, kısmen dil sorunu, tuna nehri, fena değil,
İtalya: vizeli, harika mimari, kibar ve şık insanlar, dil sorunu yok, yeşillik bol, dondurma, kahve, sanatsal faaliyetler.
Sonuç: İtalyada 2 şehir.

amsterdamda 3-4 gün için 3000 lira neyinize yetmiyor sevgili ekşiciler, naptınız hepiniz 5 yıldızlı otellerde mi kaldınız?

amsterdam beklentilerini fazlasıyla karşılar.

avrupa'da doruk bence roma'dır. ama ucuzluk da kriterin oldugu için budapeşte+1

balkanlara gidersen o parayla 10 gün bile geçirebilirsin. fakat 3-4 günün varsa mutlaka prag-budapeşte yap. gidişi budapeşte al dönüşü prag al.

Elindeki para luks otelde kalmayacaksan hayli yeterli.

Benim ilk tavsiyem:

Roma venedik floransa roma

Ikinci tavsiyem

Malaga cordoba granada sevilla

Aradiklarinizin hepsi buralarda var.

Ya da nice-monaco-cannes olabilir.

Dort gunluk paris turu olabilir.

Ilk ikisi kadar ruya aleminde dolastirmasa da cok guzeldir.

Hepsine gittim sorunuz olursa da cevaplarim

atina'ya git tabi ki de aradığın her şey var.

şu değil mi? www.youtube.com

This video is not available yazıyor bende. Neden acaba? Siz izleyebiliyor musunuz?

evet izleyebiliyorum.bu arada çok güzel parça, ne zamandır dinlemiyordum iyi oldu.

youtube dışında da var:
www.google.com

Telefondan izleyemedim bir de bilgisayardan deneyeyim. Çok teşekkürler!

sebamedde istediğin gibi bir krem olabilir

kuruluktan elleri pul pul dökülen, catlayip 2 mm derinliginde kesitler olusan, bisiklete eldivensiz bindikten sonra ellerini yumruk yaptiginda kanayan bir insanim. bana dermatolog tr fiyati 60-70 araligindaki bu kremi önerdi. cok memnunum.

avene.de

eczanelerde bulunabiliyor ancak hepsinde yok. senin durumunu ne kadar karsilar bilmiyorum ama neredeyse her kimyasala hassas tepkiler verebilen, kuru, acik tenli bir yapiya sahibim. 2 günde bir yatmadan evvel azicik sürüyorum, haricinde ellerime cok özen göstermiyorum. bu yüzden beni kesen tek sey bu. erkek.

malware bytes

combofix

usb disk security

Böbreklerine baktırsan iyi olur.

aniden ortaya çıkan ödem hafife alınmamalı, böbrek ile alakası olabilir ve uygulamak istediğiniz bitkisel kürler size zarar verebilir.

son iki haftadır;
uyku düzeniniz de değişiklik
yeme alışkanlıklarınızda değişim( aşırı fast food, karbonhidrat tüketimi veya gece geç saatlerde yemek yeme vs.)
sıvı tüketiminde azalma

yok ise bir nefrolog randevusu almanız iyi olacaktır.

nefrolojiye git ve doktorun aksi yönde bir şey söylemediği sürece tuzu hayatından çıkar.